Ankara Üniversitesinde bilim ateşi yandı
ANKARA (İGFA) - Beşevler 10. Yıl Yerleşkesi Güneş Meydanı’nda “Üniversite Yaşamına Uyum Programı” kapsamında gerçekleştirilen tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, törenin açış konuşmasının başında, 2024-2025 eğitim-öğretim yılının herkes için hayırlar getirmesi temennisinde bulundu.
Ankara Üniversitesinin her geçen yıl akademik başarılarına yeni başarılar eklediğini ifade eden Ünüvar, geçtiğimiz yıl Araştırma Üniversiteleri Sıralamasında 13. sırada kendisine yer bulan Ankara Üniversitesinin, bu yıl 4 basamak yükselerek 9 sırada yer aldığını aktardı.
“KENDİMİZİ HER GEÇEN GÜN ÇOK DAHA GÜÇLÜ HİSSEDİYORUZ”
Ünüvar, Ankara Üniversitesinin çok büyük bir aile olduğunu dile getirerek, “Ankara Üniversitesi 182 yıldır bilim hayatına çok önemli katkılar sunuyor. Fakülteleri, enstitüleri, meslek yüksekokulları, araştırma ve uygulama merkezleriyle bilim hayatına sürekli destek veren, sürekli bilim üreten bir eğitim yuvası. Bugün çok daha güçlüyüz. Her geçen gün de kendimizi çok daha güçlü hissediyoruz. Çünkü aramıza yeni arkadaşlarımız gerek öğrenci olarak gerek akademisyen olarak gerekse idari çalışan olarak katılıyorlar ve onlar gerçekten vazifelerini üstün bir görev şuuruyla yerine getiriyorlar. Onların her birisine ayrı ayrı şükran borçlu olduğumuzu söylemeliyim” dedi.
Öğrencilere hayatın her anını bir fırsat olarak görmeleri tavsiyesinde de bulunan Ünüvar, “Ankara Üniversitesi bu anlamda hakikaten size çok büyük fırsatlar sunuyor. Bir defa çok güçlü bir diploma sahibi oluyorsunuz. Her kapıyı açan, gittiğiniz her yerde rozetiniz ya da diplomanızı gördükleri zaman ‘Siz Ankara Üniversiteli misiniz?’ dedikleri bir diploma sahibi oluyorsunuz” diye konuştu.
Üniversite hayatı ile birlikte başka bir hayatın başladığını da kaydeden Ünüvar, şöyle devam etti:
“Şüphesiz zorluklar olacak, engeller olacak ama o engelleri aşmak için elimizde çok önemli bir pusulamız olacak. Pusulamız da Ankara Üniversitesinin güçlü bilgi birikimi ve deneyimli hocaları ve yöneticileri olacak. Bu çerçevede bizler, sizinle birlikte yol yürüyeceğiz. İnşallah yeni arkadaşlarımız geldikçe ailemizin hem sayısını hem nüfusunu hem nüfuzunu artırarak güzel işler yapacağız.”
Törende Ankara Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı Enes Musa Güçlütürk de öğrenciler adına bir konuşma yaptı.
Güçlütürk, Ankara Üniversitesinin köklü tarihi ve akademik başarılarıyla Türkiye’nin en önemli eğitim kurumlarından biri olduğunu ifade etti.
Ankara Üniversitesinde öğrenci olmanın, yalnızca mesleğe adım atmanın ötesinde insanı sosyal, kültürel ve akademik anlamda olgunlaştıran farklı bakış açıları kazandıran özel bir deneyim olduğunu vurgulayan Güçlütürk, “Her gün yeni şeyler öğrenip kendimizi geliştirirken, aynı zamanda çok değerli dostluklar kuruyor, hayat boyu sürecek bağlar oluşturuyoruz. Ankara Üniversitesinde öğrenci olmak, bu ailenin bir parçası olmanın ayrıcalığını hissetmektir” dedi.
Konuşmaların ardından Rektör Ünüvar ile Ankara Üniversitesine bu yıl kayıt yaptıran ve geçtiğimiz yıl mezun olan bir öğrenci tarafından “Bilim Ateşi” yakıldı.
ANITKABİR’E ZİYARET
Ankara Üniversitesi yönetimi, akademisyenler ve öğrenciler, “Bilim Ateşi Yakma Töreni”nin ardından Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebedi istirahatgâhı olan Anıtkabir’i ziyaret etti. Rektör Ünüvar, Atatürk’ün mozolesine çelenk sunduktan sonra Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı.
Rektör Ünüvar, Anıtkabir Özel Defteri’ne şunları yazdı:
“Cumhuriyetimizin banisi aziz Atatürk, ülkemizin bilimsel öncüsü olarak, kurulduğu günden bu yana alanında lider olan Ankara Üniversitesinin 2024-2025 eğitim-öğretim yılı başlarken; akademik, idari çalışanlarımız ve öğrencilerimizle birlikte huzurunuzdayız.
Bilimin yolumuzu aydınlattığı bu süreçte, ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ ilkeniz doğrultusunda, 78 yıldır olduğu gibi, yeni akademik yılımızda da daha çok çalışmaya, üretmeye ve bu bayrak yarışında öncülüğümüzü sürdürmeye kararlıyız. Ülkemize ve milletimize karşı sorumluluğumuzla, gençlerimizi geleceğe hazırlarken, güçlü yarınlarımızı da hep birlikte inşa etmeye devam edeceğiz.
Bu vesileyle bir kez daha, Ankara Üniversitesi olarak önceki kuşaklardan devraldığımız bu köklü mirası, gelecek nesillere daha da yücelterek emanet edeceğimize söz veriyoruz. Ruhunuz şad olsun.”