Amasya evden eve nakliyat Artvin evden eve nakliyat Aydın evden eve nakliyat Balıkesir evden eve nakliyat Batman evden eve nakliyat Bayburt evden eve nakliyat Bingöl evden eve nakliyat Bitlis evden eve nakliyat Burdur evden eve nakliyat Çanakkale evden eve nakliyat

Nezih Varol
Köşe Yazarı
Nezih Varol
 

ENGELLİNİN ZENGİNİ FAKİRİ OLUR MU?

Kapitalist toplumların iki önemli figürüdür 'Zengin' ve 'Fakir'. Artık ömrünü tamamlamış, uzatmaları oynanan bu sisteme göre herkes birbirine göre daha zengin veya daha fakirdir. Birinden biri olmasa diğeri de olmayacak aslında, birbirini besleyen ve büyüten kötü huylu iki urdur onlar. Bu nedenle kapitalist ekonomik modelle yönetilen tüm ülkeler hastalıklıdır, psikiyatrik vakaların en çok görüldüğü toplumlardır, dinsel argümanları fazladır, ama her türlü yolsuzluk, cinayet, cinsel sapkınlık bu toplumlarda yaşanır. Bu ülkeler ve bu ülkelerde yaşayan insanlar arasında sürekli bir "Ben zenginim, sen fakirsin" yarışı vardır, "Onda var, bende niye yok" kompleksi vardır, "O alıyor, ben de alacağım" hırsı vardır. Birbirine oranla, yani görece fakir olanlar zengin olmaya çalışırken, zengin olanlar da daha fazla zenginleşmeye çabalar, ama bu gayretleri hep boşunadır, çünkü ulaştıkları noktada yine birilerine göre daha zengin olsalar da, diğerlerine göre hep daha fakirdirler. Atatürk'ün aramızdan ayrılmasından sonra Türkiye yönetenleri bağımsızlık gücü yüksek liberal kapitalist/sosyalist ekonomik modeli bırakarak hızla Amerikancı kapitalist ekonomik modele geçmiştir ve o tarihten itibaren de hastalıklı bir toplum yapısının pençesine düşülmüştür, öyle ki; bugün gelinen noktada yolsuzlukların, kadın cinayetlerinin, cinsel istismar ve sapkınlıkların önü alınamamakta, cezaevleri ve hastanelerin fiziki yapıları büyürken sayıları da hızla artmaktadır. Kapitalist toplumlarda ve tabi ki Türkiye'de 'Sosyal Devlet' anlayışı da  hastalıklıdır, ayrımcıdır; bu durumun en net örneğini zengin-fakir ayrımı yapılan engelli ve yaşlı hizmetlerinde görebilirsiniz. Evet, Türkiye'de zengin engelli, fakir engelli ayrımı var; eğer bir engelli olarak Aile Bakanlığı'na bağlı ilgili birimlere gider, herhangi bir ihtiyacınızı bildirip hizmet almak istediğinizi söylerseniz, size yapacakları ilk uygulama ekonomik durumunuzun incelenmesi olacaktır; yani size engeliniz, engelli bir birey olmanız üzerinden değil, zengin veya fakir olmanız üzerinden hizmet verilecektir. Evrensel Gazetesi'nden Nisa Sude Demirel'in haberine göre; Engelli ve yaşlıları sosyal çevresinden ayırmayarak evde bakım görmesini sağlamak amacıyla, kişinin akrabalarına bağlanan evde bakım aylığı ile ilgili yayımlanan bu yeni yönetmelikte aylık alabilmek için hane içinde kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte ikisi olması şartı geçerliliğini korurken, gelir durumunun tespiti için oldukça detaylı maddeler yer aldı. Yani senin hizmet alman için engelli olman yetmiyor, bir de çok ama çok fakir olacaksın, tabi bir de bunun tersi var, örneğin yaşlandın ve kimsen yok, huzurevine gideceksin, aylık ücreti 20 bin lira, emekli maaşı 7 bin lira olan bir yaşlı bunu ödeyemez, yani fakirsen özel bir huzurevine gidemezsin. Burası Türkiye, eşitlik ve adalet Atatürk'ten kalma nostaljik bir deyimdir buralarda. İster sağlam ol ister engelli, artık ya zenginsin ya fakir.
Ekleme Tarihi: 26 Haziran 2023 - Pazartesi

ENGELLİNİN ZENGİNİ FAKİRİ OLUR MU?

Kapitalist toplumların iki önemli figürüdür 'Zengin' ve 'Fakir'.

Artık ömrünü tamamlamış, uzatmaları oynanan bu sisteme göre herkes birbirine göre daha zengin veya daha fakirdir.

Birinden biri olmasa diğeri de olmayacak aslında, birbirini besleyen ve büyüten kötü huylu iki urdur onlar.

Bu nedenle kapitalist ekonomik modelle yönetilen tüm ülkeler hastalıklıdır, psikiyatrik vakaların en çok görüldüğü toplumlardır, dinsel argümanları fazladır, ama her türlü yolsuzluk, cinayet, cinsel sapkınlık bu toplumlarda yaşanır.

Bu ülkeler ve bu ülkelerde yaşayan insanlar arasında sürekli bir "Ben zenginim, sen fakirsin" yarışı vardır, "Onda var, bende niye yok" kompleksi vardır, "O alıyor, ben de alacağım" hırsı vardır.

Birbirine oranla, yani görece fakir olanlar zengin olmaya çalışırken, zengin olanlar da daha fazla zenginleşmeye çabalar, ama bu gayretleri hep boşunadır, çünkü ulaştıkları noktada yine birilerine göre daha zengin olsalar da, diğerlerine göre hep daha fakirdirler.

Atatürk'ün aramızdan ayrılmasından sonra Türkiye yönetenleri bağımsızlık gücü yüksek liberal kapitalist/sosyalist ekonomik modeli bırakarak hızla Amerikancı kapitalist ekonomik modele geçmiştir ve o tarihten itibaren de hastalıklı bir toplum yapısının pençesine düşülmüştür, öyle ki; bugün gelinen noktada yolsuzlukların, kadın cinayetlerinin, cinsel istismar ve sapkınlıkların önü alınamamakta, cezaevleri ve hastanelerin fiziki yapıları büyürken sayıları da hızla artmaktadır.

Kapitalist toplumlarda ve tabi ki Türkiye'de 'Sosyal Devlet' anlayışı da  hastalıklıdır, ayrımcıdır; bu durumun en net örneğini zengin-fakir ayrımı yapılan engelli ve yaşlı hizmetlerinde görebilirsiniz.

Evet, Türkiye'de zengin engelli, fakir engelli ayrımı var; eğer bir engelli olarak Aile Bakanlığı'na bağlı ilgili birimlere gider, herhangi bir ihtiyacınızı bildirip hizmet almak istediğinizi söylerseniz, size yapacakları ilk uygulama ekonomik durumunuzun incelenmesi olacaktır; yani size engeliniz, engelli bir birey olmanız üzerinden değil, zengin veya fakir olmanız üzerinden hizmet verilecektir.

Evrensel Gazetesi'nden Nisa Sude Demirel'in haberine göre; Engelli ve yaşlıları sosyal çevresinden ayırmayarak evde bakım görmesini sağlamak amacıyla, kişinin akrabalarına bağlanan evde bakım aylığı ile ilgili yayımlanan bu yeni yönetmelikte aylık alabilmek için hane içinde kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte ikisi olması şartı geçerliliğini korurken, gelir durumunun tespiti için oldukça detaylı maddeler yer aldı.

Yani senin hizmet alman için engelli olman yetmiyor, bir de çok ama çok fakir olacaksın, tabi bir de bunun tersi var, örneğin yaşlandın ve kimsen yok, huzurevine gideceksin, aylık ücreti 20 bin lira, emekli maaşı 7 bin lira olan bir yaşlı bunu ödeyemez, yani fakirsen özel bir huzurevine gidemezsin.

Burası Türkiye, eşitlik ve adalet Atatürk'ten kalma nostaljik bir deyimdir buralarda.

İster sağlam ol ister engelli, artık ya zenginsin ya fakir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 5n2khaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

escort Ankara Sex hikayeleri Seks hikayeleri Porno izle