Malatya Kalkınma Derneği (MAKADER) Genel Başkanı, Sosyal Hizmet Uzmanı (SHU) Hakan Berktaş, artık kayısının dışına çıkma zamanının geldiğini anlatan açıklamalarıyla hem Malatya, hem de Ulusal basın organlarında ses getirmiş, merak ve ilgi uyandırmıştı.
Malatya'nın tarihi, kültürel, sosyal, ekonomik, turistik ve gastronomik değerlerini tüm dünyaya tanıtıp, memleketine artı değer kazandırmak için tek başına bir ordu gibi çalışan Genel Başkan Hakan Berktaş, yakın zamanda bu hedefine ulaşacak gibi görünüyor.
Geçtiğimiz hafta İzmir Medya Platformu'nun usta kalemleriyle, Bornova Varona Gezgin Cafe'de düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında bir araya gelen Hakan Berktaş, burada sergilediği performansıyla Malatya'nın tanıtımına büyük bir ivme daha kazandırdı.
Davetliler arasında ben de vardım, güzel, ferah bir ortamda, uzun bir masa etrafında toplanan duayenler, masada bulunan bir bayrak, bir flama ve duvara asılan iki kırlangıç flamayı dikkatle incelediler, biri Alzheimer Demans Parkinson Hasta ve Yakınları Derneği'nin, diğeri de MAKADER'in logosunu taşıyordu.
Hakan Berktaş konuşmasının girişinde ilk olarak bu duruma açıklık getirdi ve iki şapkalı genel başkan olduğunu, yaşlı hizmetlerine de sivil toplum kuruluşu olarak katkı sağladıklarını açıkladı.
Ben size bu yazımda MADAKER olarak yaptığı çalışmaları aktaracağım, zira hepsini yazmaya sayfam yetmez.
İzmir'de Malatya'yı ve önemini anlatmak kelimelerle olmuyor tabi ki, Hakan Berktaş da bunu bildiği için göze ve gönüle hitap eden objeleri beraberinde getirmiş.
Bir baktık ki, bir tabakta Malatya Kömbesi, diğerinde Malatya Turşusu, sonra Malatya Peyniri, Malatya Acılı Ayranı ve meşhur Malatya Kayısısı ile kurutulmuş, işlenmiş kayısı çekirdeklerinden oluşan envai çeşit lezzet önümüzde duruyor.
Kömbe şu anda zaten İstanbul’da bazı börekçilerde satılmaya başlamış, kahvaltılarda ve öğlen yemeklerinde çok tercih ediliyormuş, ilk defa yediğimiz Malatya peynirinin zaten tadına doyamadık, zira kaşar peyniri ile beyaz peynir arasında, farklı, muhteşem bir lezzete sahip.
MAKADER Genel Başkanı Hakan Berktaş'ın sürprizleri bununla da bitmedi, bir baktık önümüze Malatya Kebabı'nı da getiriverdi, Adana ve Urfa kebaplarına benzeyen görüntüsü olmasına rağmen, tadı, dokusu farklı, lezzeti ayrıcalıklıydı, o gün bitene kadar da tadı damağımızdan gitmedi.
Biz Malatya Kebabı'nı yerken Başkan espiriyi patlattı; "Baktım ki kebabı bilinen şehirler daha hızlı marka oluyor, ben de Malatya Kebabımızı tanıtmak istedim’’ dedi.
Tabi ki tanıtım sadece gastronomiden ibaret değildi, dünyayı Malatyalıların giydirdiğini de O'ndan öğrendik; "Dünyayı Malatyalılar giydiriyor, modaya Malatyalılar yön veriyor, biliyor musunuz?" diyerek söze başlayan Başkan Berktaş, dünyanın en büyük tekstil firmalarının Malatyalı girişimcilere ait olduğunu, bir çok dünya markasının üretimlerini İstanbul’dan sonra Malatya'da yaptırdığını anlattı.
Bundan dolayı da MAKADER olarak 'Malatya Moda Haftası' projesini hazırladıklarını ve hayata geçirilmesi için faaliyetlere başladıklarını belirtti.
Yani Hakan Berktaş gönül verdiği memleketi Malatya'yı tanıtmak için tek başına Terminatör gibi çalışıyor desek yanlış olmaz, tabi bir elin beş parmağını geçmeyen, fakat azimli ve dinamik bir ekibi var ki, her cümlesinde onları anmadan geçmiyor.
Güzel bir gündü, Hakan Berktaş'ın MAKADER ile nasıl bir Malatya özlemi yaşadığını ve bunun için verdiği mücadeleyi öğrendik.
Başarıları daim olsun, Malatya bu projelere sahip çıksın.